İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cenk Özatıcı, “İkinci ihanet sürecine hayır” başlığıyla yayımladığı videoda, “Türk milleti bilsin, Amerika'nın Suriye'nin kuzeyinde beslediği, büyüttüğü 100 bin kişilik terör ordusu olan YPG, Suriye'nin üçte birini işgal etmiş olan YPG, geçtiğimiz Nisan ayında Suriye'de bağımsızlığını ilan eden YPG silah bırakmadığı müddetçe, Irak'ta PÇDK, İran'da Pjak silah bırakmadığı müddetçe, ‘PKK silah bırakıyor’ demek Türk milletine söylenmiş büyük bir yalandır. Bu hükümet, emperyalizmin uzantısı olan terörizme teslimiyet içindedir” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cenk Özatıcı, sosyal medya hesabından paylaştığı video ile Türk gençliğine seslendi ve 13 Temmuz Pazar günü Ankara'da gerçekleştirilecek olan "İkinci ihanet sürecine hayır" konulu toplantıya vatandaşları davet etti.

Cenk Özatıcı, şunları kaydetti:

“Yeni Cumhur İttifakı yani AKP, MHP, HÜDA PAR ve DEM arasındaki ikinci ihanet süreci pazarlığı son derece açıktır; 'Anayasa’dan Türk milli kimliğini çıkar, Anayasa’nın 42’nci maddesini değiştir, ana dilde eğitimi ver, PKK'lı hükümlüleri salıver, yasal ve anayasal tavizler ver, bunun karşılığında ömür boyu başkanlığı al.' İşte pazarlık budur.

"‘PKK silah bırakıyor’ demek Türk milletine söylenmiş büyük bir yalandır"

Türk milleti bilsin, Amerika'nın Suriye'nin kuzeyinde beslediği, büyüttüğü 100 bin kişilik terör ordusu olan YPG, Suriye'nin üçte birini işgal etmiş olan YPG, geçtiğimiz Nisan ayında Suriye'de bağımsızlığını ilan eden YPG silah bırakmadığı müddetçe, Irak'ta PÇDK, İran'da Pjak silah bırakmadığı müddetçe, ‘PKK silah bırakıyor’ demek Türk milletine söylenmiş büyük bir yalandır. Bu hükümet, emperyalizmin uzantısı olan terörizme teslimiyet içindedir.

"Ey AKP, bu kadar mı teslim oldunuz"

Kandil'den, PKK devletimizi tehdit ediyor. ‘Türk devleti yola gelmezse anladığı dilden konuşuruz’ diyor. Devleti yönetenlerden biri çıkıp da ‘Geleceğiniz varsa göreceğiniz de var’ diyemiyor. Ey AKP, bu kadar mı teslim oldunuz? Irak'ın kuzeyinden PKK'nın askerlerimize yaptığı drone saldırısını Türk milletinden saklayacak kadar mı teslim oldunuz? Teröristlerin gövde gösterisi yapmasına müsaade etmeyen Valinizi merkeze çekip cezalandıracak kadar mı teslim oldunuz? Siz nesiniz? Hükümet misiniz, sömürge valisi misiniz?

"Bunların barış dediği, PKK silah bırakıyor adı altında YPG'nin Suriye'de devlet kurmasıdır"

Ve şimdi Türk milleti bilsin. Azılı PKK'lı teröristleri serbest bırakmaya başladılar. 3 askerimizi şehit etmiş, 21 askerimizi gazi etmiş bir PKK'lı bombacı alçak, 353 yıl ceza alıyor, üst mahkeme onaylıyor. İnanılır gibi değil. Yıllar sonra 2025 yılında bu terörist kendi itiraf ettiği suçlardan beraat ediyor ve seneye aramıza karışacak. Ve ne diyor biliyor musunuz, mahkemede bu terörist? ‘Sayın Erdoğan ve Bahçeli'nin başlattığı barış sürecini destekliyorum’ diyor. İşte bunların bize barış diye pazarladıkları budur. Sevr de bir barıştı. Ama Türk milletinin ölüm fermanıydı. Bunların barış dediği Lozan'ın delinmesi, Sevr’e geri dönülmesidir. Bunların demokrasi dediği, Öcalan alçağının posterlerine müsamaha gösterilmesi ama protesto hakkını kullanan Türk gençlerinin yerlerde sürüklenmesidir. Bunların barış dediği, PKK silah bırakıyor adı altında YPG'nin Suriye'de devlet kurmasıdır. Bunların barış dediği, yeni milli kimlik adı altında Türklüğün anayasadan çıkarılmasıdır. Bunun adı barış değil, gaflet ve delalet de değil, düpedüz ihanettir.

"Ya terörist başına kurucu önder diyenlerden tarafsınız, ya Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Devleti’nden tarafsınız"

Bu noktadan itibaren artık sağ ve sol yoktur. Bundan sonra iki taraf var. Ya emperyalizmin dayattığı Sevr’den tarafsınız ya Cumhuriyet'in kurucu tapusu olan Lozan'dan tarafsınız. Ya milli ve üniter devletten tarafsınız ya AKP'nin BOP projesinden tarafsınız. Ya terörist başına kurucu önder diyenlerden tarafsınız, ya Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Devleti’nden tarafsınız.

Bu çağrım, Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Devleti’nden ve Türk milletinden taraf olan her bir vatandaşımızadır. Bu ikinci ihanet sürecine karşı Meclis'te, salonlarda, meydanlarda, sokaklarda gençlerle, yaşlılarla, kadınlarla tarihin gösterdiği en büyük demokratik sivil direnişi göstereceğiz. Anayasa'nın 66. maddesinin değiştirilmesine, Türklüğün Anayasa'dan çıkarılmasına müsaade yoktur. Bu sebeple ilk hareket noktamız 13 Temmuz Pazar günü Ankara'da gerçekleştireceğimiz ‘İkinci ihanet sürecine hayır’ toplantısına davetlisiniz.

"Dağınık bir avuç halk değil, bir yumruk millet olacağız"

Türk gençliği, birleşeceğiz. Dağınık bir avuç halk değil, bir yumruk millet olacağız. Bize emanet edileni, Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyeti'ni müdafaa edeceğiz. Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. Allah Türk milletini korusun ve yüceltsin.”